Bekir Sami Kunduh
ANSIKLOPEDI
4/12/20252 min read


Bekir Sami Kunduh (1867 – 16 Ocak 1933), Osmanlı ve erken Cumhuriyet döneminde görev yapmış bir devlet adamı ve diplomattır. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Dışişleri Bakanı olarak tanınır.
Kafkasya kökenli bir Çerkes olan Bekir Sami, Osmanlı İmparatorluğu’nda çeşitli idari görevlerde bulundu. I. Dünya Savaşı sonrasında Anadolu’daki Milli Mücadele’ye katıldı ve 1920 yılında Ankara Hükümeti tarafından Dışişleri Bakanı olarak görevlendirildi. Özellikle Londra Konferansı (1921) sırasında Batılı devletlerle temas kurarak, Türkiye’nin uluslararası alanda tanınması için diplomatik çalışmalar yürüttü. Ancak, İtilaf Devletleri ile yaptığı bazı ön anlaşmalar, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) tepki çekti ve görevden alındı.
Daha sonra aktif siyasetten çekildi ve 1933 yılında hayatını kaybetti.
Bekir Sami Kunduh ve Kemalizm
Bekir Sami Kunduh, Milli Mücadele’nin önemli bir figürü olmasına rağmen, Kemalizmin resmi ideolojisinin oluşmasından önce siyasetten çekildiği için doğrudan Kemalist hareketin lider kadrosu içinde yer almadı. Ancak, bazı temel noktalarla Kemalist düşünceyle bağlantılıydı:
Milli Mücadele’ye destek verdi: Osmanlı yönetimiyle ters düşerek, Anadolu’da kurulan yeni hükümetin yanında yer aldı.
Bağımsızlık yanlısıydı: İtilaf Devletleriyle uzlaşmacı bir diplomasi yürütmesine rağmen, Türkiye’nin bağımsızlığını savundu.
Atatürk ile anlaşmazlık yaşadı: Londra Konferansı'nda yaptığı bazı diplomatik anlaşmalar, TBMM ve Mustafa Kemal tarafından taviz olarak görüldü. Bu nedenle Kemalist yönetimle ters düşerek Dışişleri Bakanlığı’ndan alındı.
Çerkes kimliği nedeniyle şüpheli görüldü: 1920'lerde bazı Çerkes kökenli isimlerin isyanlara karışması, Ankara yönetiminin Çerkes liderlere mesafeli yaklaşmasına yol açtı. Bekir Sami doğrudan bu isyanlara dahil olmasa da, zamanla Kemalist yönetimle arasına mesafe koydu.
Sonuç olarak, Bekir Sami Kunduh Milli Mücadele’ye destek veren bir devlet adamıydı, ancak Kemalist ideolojinin şekillendiği sonraki süreçte aktif bir rol almadı. Diplomasi anlayışı Atatürk ve TBMM tarafından fazla uzlaşmacı bulunarak eleştirildi ve yeni Cumhuriyet yönetiminin dış politikada daha sert ve bağımsız bir çizgi benimsemesine yol açtı.