Oyunun Çocuk Gelişimi Üzerine Etkisi – Yusufcan HANOĞLU
Oyunlar insan yaşamında varoluştan bu yana daima yer almıştır. Bir anlamda oyun temel insan davranışlarındandır. Peki, oyun nedir?
Oyun kavramı için net bir tanım ortaya koymak zordur. Çeşitliliği, biçimleri ve ifade ettikleriyle kişiden kişiye değişmektedir. Bazı uzmanlar “öğrenme” sanatı olarak değerlendirirler. “Oyun çocuk için yeteneklerini fark ettiği, yaratıcı potansiyelini kullanabildiği, haz ve mutluluk kaynağı olan tüm gelişim alanlarını uyaran yetenekleri kadar duyuları ve duyguları geliştiren etkinliklerin tümüdür.”
Ünlü düşünür Montaigne’e göre ise çocukların oyunu oyun değil, onların en ciddi uğraşıdır.” diyerek oyunun çocuktaki yerini vurgulamıştır.
Tanımlardan da görülmektedir ki çeşitliliği, biçimleri ve ifade ettikleriyle kişiden kişiye değişmektedir. Ancak genel görüş şudur ki oyun çocukların sosyalleşme kurallarını öğrendikleri, davranışlarını düzenledikleri ve kendilerini dünyaya hazır hale getirdikleri en büyük aktivitedir. Gerçek dünya ile hayalleri arasındaki bağı geliştiren bir uygulamadır.
Basitçe oyun öğrenmedir; kendini sosyal düzeni, hayatı, dış dünyayı öğrenmektir.
Günümüz Gelişmeleri ve Oyun
Teknolojik gelişmeler, internet, bilinçsiz kentleşme, aile yapılarının değişimi gibi birçok etmenden dolayı oyun ve çocuk alışkanlıkları köklü değişime uğramıştır. Doğadan giderek kopan, sanal hayatla iç içe, daha az becerikli, daha bencil, hazırcı “tüketici çocuklar” söz konusu olmuştur. Hâlbuki çocukluk dönemi yarının sağlıklı bireylerinin yetişmesi için önemli bir dönemdir. Özellikle 0 – 16 yaş arasında edinilecek kazanımlar bireyin sonraki yaşamı için hayati önem taşımaktadır. Günümüze gelindiğinde çocukların diğer etkinliklere göre televizyon seyretmeye daha fazla zaman ayırdıkları popüler çizgi film karakterlerinin figürleriyle oynamayı tercih ettikleri bilgisayar oyunu ve internet bağımlılığının çocuk ve gençler arasında gün geçtikçe yaygınlaştığı ve bunun birçok olumsuz etkilerinin olduğu çalışmalarla ortaya konmuştur. Bu olumsuz etkilerin başında da hareketsiz yaşam ve buna bağlı olarak gelişen obezite hastalığı vardır.
Zihinsel sosyal ruhsal ve bedensel olarak gelişemeyen çocukların yarınlara üretken ve sağlıklı bir birey olarak kazandırılamaması sağlıksız toplumların oluşmasına neden olacaktır. Bu nedenle çocukların rahatça hareket edebilecekleri birbirleri ile mücadele edebilecekleri iletişime geçebilecekleri kısacası kendilerini gerçekleştirebilecekleri oyun ortamları oluşturulmalıdır.
Zihinsel Gelişime Etkisi
Oyunun zihinsel gelişime en başta gelen etkisi öğrenmedir. Çocuk oyunda çeşitli kavram ve nesneleri tanır, görevlerini öğrenir. Ayrıca öğrenilen kavramların ifade edilmesi kelime ve dil dağarcığına katılması dil gelişimini sağlamaktadır. Oyun esnasında çocuğun; oyun kurallarına uyulup uyulmadığına bakar, rakibin davranışlarını takip eder ve kendisi ile rakip oyuncuları karşılaştırıp beynini düşünmeye zorlar ve taktik geliştirir. Böylelikle oyun düşünme, algılama, yorumlama, karar verme ve değerlendirme gibi zihinsel yetenekleri gelişmesini sağlamaktadır.
Sosyal Gelişime Etkisi
Çocuğun özellikle –mış gibi oyunlarda farklı rolleri gerçekleştirmesi, toplumla iletişime geçmesinde önemli role sahiptir. Oyun pratiği sayesinde çocuğun dünyası gerçek dünyanın bir temsili halini alır ve böylece meslekleri, rolleri ve değişik davranışları öğrenirler. Böylece “ ben” yanında “biz” olmanın da öneminin farkına vararak sosyalleşme yolunda ilerlerler.
Oyun içerisindeki kurallar sayesinde çocuk kurallarla tanışır. Bu da çocuğun toplumsal kurallara yasalara uyum sağlamasında büyük rol oynar. Oyunlarda grup başı olan çocuklar oyunları ve oyuncuları en iyi şekilde yönlendirmeye çalışmaları çocuğun liderlik özelliğinin ortaya çıkmasına neden olur ve ilerleyen yaşlarda çocuğun bir toplumu, topluluğu yönetme özelliğinin gelişmesini sağlar.
Oyun çocukların en doğal anlaşma ortamıdır. Oyunu ortak bir dil olarak kullanan çocuklar birbirlerini tanımasalar bile birlikte oynayabilirler. Böylece oyun çocuğun toplumsal bir varlık olarak gelişmesinde önemli bir rol üstlenir.
Similar Posts:
- İnternet Bağımlılığı, Aile ve Çocuk – Yusufcan HANOĞLU
- Av. Öniz ÖZSOY ile Röportaj
- KEMALİSTLERİN DEĞİŞİMLE İMTİHANI – Ahmet AYÇİÇEK
- KEMALİZM – Ahmet AYÇİÇEK
- KEMALİZM’İ KISKAÇ ALTINA ALMAK YA DA KEMALİZM’İ JAKOBENİZM İLE BAŞTAN YARATMAK… – Hande KONCA