KEMALİST ÖRGÜTLENME ÜZERİNE

kemalistyonhareketi 20 Aralık 202225 Aralık 2022 0 Comments

GİRİŞ

“Arkadaşlar! Bizden önce birçok girişimler yapılmıştır. Fakat onlar başarılı olamadılar, çünkü işe teşkilatsız başladılar. Bu kuracağımız teşkilat ile bir gün mutlaka ve elbette başarılı olacağız. Vatanı, milleti kurtaracağız.”*

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk; Askerî Rüştiye öğretmenlerinden Hakkı Baha (Pars)’ın evinde gizlice buluştuğu dava arkadaşlarıyla, bir gece vakti Vatan ve Hürriyet Cemiyeti’nin Selanik Şubesi’ni kurarken bu cümleleri sarf etmiş ve memleketin sıkıntılı olduğu durumlarda örgütlenmenin ne kadar hayatî bir mesele olduğunu açıkça ortaya koymuştur. Vatanı kurtarmaya ant içmiş olan henüz 25 yaşındaki Mustafa Kemal’in, o gece kurduğu bu cümleler; neredeyse ulusun tamamının (bilhassa da gençlerin) memleketin halinden ve gidişatından son derece rahatsız olduğu bugünümüzde de gerçekliğini ve önemini aynı o geceki ciddiyetiyle korumaktadır. Bundan dolayıdır ki; Kemalistlerin, bilhassa da kendini “Kemalist olarak tanımlayan gençlerin”, bu süreçte üzerinde durması ve tartışması gereken en önemli konu, hiç şüphesiz “örgütlenme” konusudur!

KEMALİST ÖRGÜTLENMELER TARTIŞILMALIDIR

Kemalistler tarafından bugüne dek örgütlenme konusunda birçok tartışma yaşanmış, bu tartışmalar sonucunda da farklı alanlarda birçok örgütlenme girişiminde bulunulmuştur. Fakat ne yazık ki bu girişimler sonucunda ortaya çıkan oluşumlar bazı dönemlerde önemli işlerde bulunarak belli düzeyde başarılı olsalar da amaçlanan noktalara ulaşamamış, bu süreçte Kemalistler arasında bir birlik ve bütünlük oluşturulamadığı gibi yaşanan olaylar bölünmeye ve hizipleşmeye ve hatta küskünlüklere yol açmıştır. Bahsi geçen bu oluşumları somutlaştırarak her biri hakkında ayrıntılı bir incelemeye girişmek ve bu oluşumlardaki doğrular ile yanlışları açıkça ortaya koyarak yeni bir tartışma alanı yaratmak gerektiğini düşünüyorum.

Şüphesiz ki bu tartışma, içtenlikle ve doğru şekilde yapıldığında önümüzdeki süreç için Kemalistlere bir yol haritası çıkaracak ve bu çalışma sonucunda ortaya çıkan olgular geçmişte yapılan hataların tekrarlanmaması için bir kılavuz görevi görecektir. Bunun yanı sıra bahsettiğim bu yazınsal ve fikirsel tartışmaların sadece gelecek adına bir kılavuz oluşturmayacağı, aynı zamanda Kemalistlere ileride faydalanabilecekleri bir arşiv de yaratacağı kanaatindeyim.

Her ne kadar birtakım kimseler, bu konuların konuşulması ve tartışılmasından rahatsız olacak ve hatta bu yazı dahil bundan sonra yazılacak birçok yazıya sert tepkiler gösterecek olsalar da; bu tepkiler olumlu karşılanmalı ve tartışma ortamının yaratılmasından çekinilmemelidir. Bugüne dek yapıldığı gibi sırf birileri ile ters düşmemek ve tepki çekmemek adına eleştiriden ve tartışma ortamından uzak durmak Kemalistlere hiçbir şey kazandırmayacak, aksine Kemalizm’in giderek daha da değer kazandığı günümüzde, geçmişte olduğundan daha da ileri gitme fırsatını da yok edecektir.

Bu sebeple her ne şartta olursa olsun Kemalistler için hayatî önem taşıyan “örgütlenme” konusunun üzerine gidilmeli, artı ve eksileriyle bugüne dek yapılan bütün örgütlenme girişimleri açıkça tartışılmalıdır!

AMAÇTAN SAPILMAMALI

Kemalist örgütlenmeler üzerine sözünü ettiğim bu tartışma ortamının yaratılmasındaki amaç, yapılan doğru ve yanlışların ortaya konulmasıyla birlikte geçmişten ders almak ve geleceğe ışık tutmak olmalıdır. Buradaki en kritik nokta ise; yapılan tartışmaların bu amacın dışına çıkmayarak iyi niyetle yapılması olacaktır. Geçmişte kurulmuş ve dağılmış ya da halihazırda varlığını sürdüren oluşumlar hakkında; tamamen kişisel düşüncelere dayanılarak iyi – kötü, doğru – yanlış birçok husustan bahsedilse de yapılan tüm yorumlarda bu oluşumlarda verilen bütün mücadelelere saygı duyulmalı, tartışmanın çıkış noktası olan “güçlü bir Kemalist örgütlenme ortaya çıkarmak” gayesinden asla sapılmamalıdır. Aksi takdirde yapılan tüm tartışmalar karşılıklı laf dalaşından ve kişisel hırslardan öteye geçemeyecek, geçmişte de olduğu gibi faydadan çok zarar getirecektir. Bu noktada şüphesiz ki sürece dahil olan herkesin, geçmişten gelen kişisel problemleri bir kenara bırakarak yıkıcı değil de yapıcı bir tutum içinde olması çok önemlidir. Kişisel husumetlerle ortamı germeye çalışanların olması durumunda ise; bu kişilerle tartışma ortamına girmektense, bu kişilerin ciddiye alınmaması, sakin ve olgun bir tutumla konuya odaklanılması daha doğru olacaktır.

Bu süreçte akademisyenlerden öğrencilere, siyasî parti üyelerinden dernek yöneticilerine, işçilerden iş insanlarına kadar kendini Kemalist olarak tanımlayan her kişinin görüşlerini ve düşüncelerini samimi bir şekilde açıklaması, karşılıklı konuşmalara ve tartışmalara dahil olması Kemalistler arasında bir konsensüs kurulabilmesi adına oldukça önemlidir.

Yine hiç şüphe yok ki bu tartışmaların yaşanmasında birtakım kimselerin öncü olması ve ilk taşı atması gerekecektir. Bu noktada, başta Kemalist Yön dergisinde de yazmakta olan değerli hocalarımız olmak üzere, akademideki hocalarımızın; bugün ve geçmiş dönemlerde Kemalist oluşumların içinde bulunmuş, bu oluşumlarda aktif rol almış ve görevler üstlenmiş büyüklerimizin tecrübelerinden yola çıkarak geçmişteki ve bugünkü Kemalist oluşumlar üzerine yorumlarda bulunması, gelecek adına görüşlerini bildirmesi tartışmaya öncülük etmek adına büyük bir adım olacak, gençleri daha da motive ederek konu üzerinde çalışmaya itecektir.

SADECE KEMALİST OLUŞUMLAR YETERLİ DEĞİL

Kemalist örgütlenme üzerine tartışırken kastettiğimiz bu örgütlenmeyi sadece Kemalist oluşumlar üzerinden düşünmek eksik bir düşünce olur. Örgütlenmede önemli olan hususlardan biri de; sadece asıl amaç uğruna, aynı fikirleri savunanların kurduğu bir oluşumda ve aynı görüştekilerle bir araya gelmek değil, aynı fikirde olmayanları ve hatta olabildiğince karşı tarafta olanları da ikna ederek kendi safına çekebilmektir. Böyle bir ikna çabasına girebilmek ve farklı görüşteki kişilerin fikirlerine dokunabilmek için ise; bu kişilerle tanışmak, aynı ortamı solumak ve karşılıklı fikirsel tartışmalara girişebilmek gerekir. Kemalistlerin sadece Kemalist oluşumlarda örgütlü olması diğer cenahlarla iletişim kurmasını engelleyecek, örgütlü olmayan Kemalistlerden ve tarafsızlardan başka bir kesimi örgütleme imkânını da ortadan kaldıracaktır. Bu sebeple, sınırlarını doğru çizmek koşuluyla, karşıt düşünceli oluşumlarda ve salt ideolojik amaçlarla kurulmayan topluluklarda da örgütlenmeye gidilebilmeli veya en azından orada örgütlenme yoluna gidilmese de oradakilerle konuşma ve tartışma ortamı yaratılabilmelidir. Böylesine geniş bir ağa sahip olunabilmesi durumunda zamanla istenilen örgütlenmeye ve güce de ulaşılabilecektir.

SONUÇ

Genel seçimlerin yaklaştığı ve ülkenin tarihî bir dönüm noktasında olduğu bu süreçte, Kemalistlerin de kendi üzerine düşeni yapması; Ulusal Kurtuluş Mücadelemiz ve sonrasında olduğu gibi bugün ve gelecekte de ülke yönetimi dahil ulusu ilgilendiren her konuda söz sahibi olması artık daha önce hiç olmadığı kadar gereklidir. Bunu başarabilmenin yolu ise; her şeyden önce güçlü bir örgütlenmeye gidebilmekten geçmektedir ve bu konuda ayrım yapmaksızın bütün Kemalistler üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmelidir.

Sonuç olarak şunu özellikle belirtmek istiyorum ki Kemalist örgütlenme üzerine düşüncelerimi özetlediğim bu yazıyı yazmaktaki amacım; zaten yakın tarihte hiç olmadığı kadar dağınık ve örgütsüz olan Kemalistler arasında daha da büyük bir kaosa yol açmak değil, aksine tüm Kemalistleri tartışma ortamına çekerek örgütlenme konusunda faydalı bir çözüm üretmeye çalışmaktır. Bu düşüncemde kararlı ve samimiyim. Bu sebeple Kemalist Yön dergisi için yazacağım bundan sonraki yazılarımda da “Kemalist örgütlenmeler ve oluşumlar” konusunun üzerine gitmeye devam edeceğim. Bu süreçte olumlu – olumsuz her türlü eleştiriye ve katkıya açık olduğumu, bu yazının bir tartışma ortamı yaratması durumunda ise bundan mutluluk duyacağımı açıkça belirtmek isterim.

Memleketin durum ve gidişatını kendine dert edinen tüm dostlara selam olsun! Saygılarımla..

Av. Arif Anıl ÖZTÜRK

*Hüsrev Sami Kızıldoğan, “Vatan ve Hürriyet: İttihat ve Terakki”, Belleten, C.I S.3-4, Temmuz-İlkteşrin, s.622