Av. Çağrı SARIOĞLU Yazdı: “ÇBP-Çoklu Baro Partisi”
Nereden çıkmıştı bu çoklu baro meselesi?
Ankara Barosu’nun Diyanet İşleri Başkanı Sayın Ali Erbaş hakkında yaptığı açıklamadan.
Ama öyle bir çıkmıştı ki sanki böyle yıllardır içte zorla tutulan bir şey gibi.
“Bir şey olsa da bu yasayı çıkarsak.” tavrıyla çıkıvermişti bir anda.
Çok sayıda Baro Başkanı protestolara katılmıştı. Yürütülmedi, polisle karşı karşıya geldi, bekledi, sonunda Ata’nın huzuruna ulaşabildi…
Ben de bir avukat olarak Sayın Baro Başkanlarımızın protesto yöntemini her ne kadar eleştirsem de Sayın Başkanları protestonun çıkış noktası itibarıyla destekledim ve çoklu baro projesine sonuna kadar karşı çıktım.
Ülkemizdeki yargı sağlığı için her görüşten hukukçunun karşı çıkması gerektiğini savundum.
Neden karşı çıkılmalıydı peki çoklu baroya?
Yaşadığım kısa bir olayla örnekleyeyim…
“Bir müvekkilimizin alınacak kolluk ifadesine iştirak etmek için polis merkezine gitmiştim. O günlerde çoklu baro protestoları vardı, tasarı daha yasalaşmamıştı.
İfadeye henüz başlamamıştık.
Polislerden biri “Avukat Bey bu çoklu baro nasıl bir şey? Bence iyi gibi, siz nasıl düşünüyorsunuz?” diye sormuştu bana.
Odada dört beş polis arkadaş da kulak kesilmişti bize.
Sonuna kadar karşı çıktığımı, bunun çok yanlış bir düzenleme olacağını söyledim.
Neden diye sordu polis?
Örnek vereyim dedim size: Ben buraya avukat olarak geldim, nereden Malatya Barosundan… Malatya Barosu mensubu olmamdan dolayı benim siyasi görüşüm, mezhebim, etnik kökenim hakkında bir düşünceye sahip misiniz diye sordum?
“Hayır” dediler.
İşte diyelim ki bir siyasi, etnik veya herhangi bir grup ile yakın olduğunu bildiğiniz iki no’ludiğer barodan gelseydim benim hakkımda yine böyle düşünebilecek miydiniz dedim.
Soruyu soran polis arkadaş “Hımmm hiç böyle düşünmemiştim.”dedi.
Devam ettim dedim ki o zaman bana diyeceksiniz “Bu avukatMHP’li, bu avukatCHP’li, bu avukat Ak Partili, bu avukat bölücü, inançsız, aşırı muhafazakâr, iktidarın avukatı, bu avukat şöyle bu avukatböyle… İşte en basiti budur dedim ve yine ekledim:
“Malatya Barosu yönetimi bu dönem CHP’lilerin veya Ak Partililerin yoğunlukta olduğu bir yönetimesahip olabilir o ayrıdır. Malatya Baro Başkanı veya yönetimi Akpartili, CHP’li diye ben AkPartili, CHP’li mi olacağım? Hayır. İşte bu çoklu baroda ben öyle olmak durumunda kalacağım…”
Polisler bana hak vermişti fakat bu olayın yalnızca bir boyutuydu.
Çoklu Baro yargının kurucu unsurlarından olan savunmanın özelleştirilmesi gibi bir şeydir. Yarın İstanbul Barosu’nda “İstanbul Malatyalılar Barosu(3 no’lu Baro)” kurulmasının önünde hukuki bir engel var mı? Elbette yok. Bu düzenleme avukatlık mesleğinin ruhuna, amacına, savunmanın kutsallığına aykırıdır.
Çoklu baro üniter devlet yapısına hizmet etmez.
***
Avukat savunmayı temsil eder. O cübbeyi farklı bir gruba, bir inanca, ırka ait olduğu belli olmasın diye de giyer.
Elbette ki avukatın siyasi görüşü olabilir, avukat siyasi faaliyetlerde bulunabilir. Ancak çıktığında hâkimlerin karşısına yalnızca avukattır. Avukat olmak zorundadır.
Hâkimin karşısına siyasi iktidarın desteklediği (bu yalnızca Ak Parti olarak düşünülmesin yarın kendi düşüncenizde olan ya da olmayan bir iktidarın olduğunu da düşünün) ve diğer siyasiler tarafından açıkça desteklenebilen bir baroya mensup avukat nasıl çıkabilir?
Bu avukatın olduğu yargılamada hâkimin baskı altında karar vermeyeceği noktasında kamu vicdanı nasıl rahatlatılabilir?
***
Son olarak şunu da ekleyeyim.
Vatandaş iktidarın zımnen kurdurduğu baroya mensup avukata mı vekâletini verir yoksa bağımsız baroya mensup avukata mı?
En çıplak haliyle hukuka olan güvenin bu düzenlemeyle de çok daha sarsıldığı bir dönemde; vatandaş, hâkim karşısında daha fazla gücü ve baskısı olacağına inandığı iktidarın barosuna veya bir siyasi parti genel başkanının cübbesini giydirdiği avukata vekâletini verir.
Değerli okuyanlar,
Çoklu baro düzenlemesi bağımsız ve tarafsız yargıya açıkça çelme takmaktır. Siyasi partilerin yargıya olan talimatlarının hukukileşmiş, meşrulaşmış halidir. Tehlikelidir. Anayasa Mahkemesi’nin bu düzenlemeyi iptal edeceği düşüncesi ve umuduyla hepinize en derin saygılarımı sunuyorum.
Av. ÇAĞRI SARIOĞLU
Similar Posts:
- “Savunma” Bildirisi
- AVUKATI MISIN?
- Berat Şendil Yazdı: “Neo- Ağa Düzeni ve Şişen Devlet Sektörü”
- Ezgi Büyükkayın Yazdı: “En Son Ne Zaman Oy Verdiniz ?”
- Kaan Eroğuz Yazdı: “Gençlik İhtar Ediyor”
Geri bildirim: AVUKATI MISIN? – KYH