Ahmet Tutan Yazdı: “Bize Öz Türkçe Yaraşır”
Bize öz Türkçe yaraşır.
Uluscuyuz* ötesi yok
Türkçe sözün bitesi yok
ATATÜRK’ün ölesi yok.
Dilde devrim yaşadıkça.**
Bugün, Türk Dil Kurultayı’nın 88. Yıl Dönümü ve Dil Bayramı. Yurdumuzun kurtarıcısı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Bilge Önder Atatürk, Türk Ulusunun sonsuza değin yaşayabilmesinin ilk koşulunun “Ulusal Duygu,” bunu yaratabilmenin ön koşulunun da, başka dillerin sözcüklerinden arınmış, “Ulusal Bir Dil” olduğunu çok iyi biliyor ve söylüyordu. Dilimizin, Osmanlı’dan bu güne süregelen, kültürel ve yaşamsal olarak da, Türk Ulusu’nu etkisi altına almaya çalışan Arapca, Farsça ve diğer yabancı sözcüklerden arındırılması önemliydi.
Yayılmacı güçlerin işbirlikçisi kurum ve kuruluşlar; Ulusal Duygularımızın ortak değeri olan, Kurtuluş ve Kuruluş Günlerimizdeki Kutlamalarımız, yine yurttaşlarımızın ortak değeri olan Atatürkümüze yapacağımız, anıtlar önündeki önemli günlerdeki anma ve kutlamalarımız, Anıtkabir’de saygı duruşunda bulunmak istememiz, saçma gerekçelerle engellenmeye çalışılmaktadır. Ancak Türk Halkı, Atatürkçülerin önderliğinde, bu engellemelere karşı durarak, ulusal değerlerine gereken önemi vermekte ve göstermektedir.

2007 yılında, Türk Dil Kurumunun yaptığı bir açıklamada, “82511 madde başı sözden, 67615 sözün Türkçe, 14896 sözün ise yabancı kökenli” olduğu yazılıydı. Bu dile güncel Türkçe diyoruz. Güncel Türkçe dediğimiz ve kullandığımız 15000 e yakın sözcüğün, 23 ayrı dilden, dilimize geçerek kullanılması ilginç değil mi?
1932 yılının 26 Eylül’ünde toplanmış ilk Türk Dil Kurultayı’nda, Türk Dil Kurumu’nun ilk Genel Yazmanı Ruşen Eşref Ünaydın yaptığı konuşmasının bir bölümünde:
Türkçe; buyrukların dili, yurt, yapı kuranların dili, ülkeler gibi denizleri de şanla aşmışların dili; beyinleri uyandıranların dili, sızıların dili…
Türkçe: analarımızın dili, ana dil, diller güzeli…
Yerine göre kılıçtan keskin, çelikten sert, kayadan sarp, boradan hızlı, bürümcükten ince, kelebekten uçucu, çiçekten renkli, kokudan tatlı, altından parlak, sudan duru Türkçemiz…
Coşkunların hızını, dertlilerin iç sızısını, delikanlıların sevgisini, inanını, güler yüzlü kızların kıvraklığını, babaların öğütlerini, anaların yumuşak yürekliliğini, kızgınların öfkesini, kırgınların iniltisini, şenlerin şakasını, göklerin ıraklıgını, suların canlılığını, ay ışıklarının oynaklığını, güneş parıltısının keskinliğini, iç yaşayışımızıda, dış yaşayaşımız gibi her dilden daha duygulu anlatan Türkçemiz.
Bizi birbirimizle anlaştıran, dünya ulusları içinde bize şanlı, bize belirli bir varlık veren Türkçe…
88 yıl önce, böylesine anlamlı ve apak bir biçimde yazılmış Türkçemizi yetersiz bulanların, kusuru önce kendilerinde aramaları gerekiyor sanırım.
Gülümseterek düşündürmenin büyük ustası Aziz Nesin, “Yarım aydını eleveren, tümcelerinin içine yerli yersiz yabancı sözcükler sokuşturmasıdır,” demiş. Aydın olabilmenin önceliklerinden birinin, Yurdumuzun ve Yurttaşlarımızın Bağımsızlık ve Özgürlüğünün önünü açacak olan, Kültürel Yayılmacılığın ilk savaşım alanı, dilimizi yaban sözcüklerden özleştirmektir. Yurttaşlarımızı, kültürel ve yaşamsal olarak da biçimlendirmeye çalışan, Yönetimsel Erk ve ona bağlı kurumların da baskısıyla, bilinçli olarak, kullanıma dayatılan, Arapça, Farsça ve diğer yabancı sözcüklerden, güzel dilimiz Türkçemizi arındırmak olması gerektiğine, katılacağınız inancındayım.
ATATÜRK’ün ölesi yok,
Dil Devrimi yaşadıkça!

*Ulusculuk; öz Türkçe bir sözcük olup, boyların birlikteliği anlamına gelmektedir. Atatürk Ulusculuğunda milliyet üstünlüğü yoktur. Yurtseverlik anlamında kullanılmaktadır. Türkiye sınırları içinde yaşayan yurttaşlarımız, Türk Ulusundandır. Biz Atatürkçülere, yalnızca Ulusalcı demek ve dayatmak Cumhuriyetciliğimizi, Devrimciliğimizi, Laikciliğimizi, Halkçılığımızı ve Devletciliğimizi görmezden gelmeye çalışmak değilmidir.
. **Başlıktaki dörtlük, M.Celal Ertuğay”ın Dil Devrimine ilişkin “Var ol Türkçem Özgürlüğüm” adlı kosuğundan alınmıştır.
Saygın Dil Bilimci Tarık Konal’ın; “Bize öz Türkçe yaraşır” adlı betiğinden (kitabindan) alıntılar yapılmıştır. Emeğine, kalemine ve yaşamına sağlık dilerim.
Ahmet TUTAN
ADD GYK Üyesi
Similar Posts:
- ATATÜRK’ÜN VERDİĞİ CUMHURİYET DERSLERİ
- KEMALİST VE KEMALİZM -2-
- Onur Erülker Yazdı: “MİLLİ EKONOMİYE GEÇİŞ YEMİNİ: İZMİR İKTİSAT KONGRESİ”
- KARDEŞÇE VE BARIŞÇIL BİR YAŞAMIN SİMGESİDİR AĞAÇ
- Kemalistler Trakya’da Çalıştay Gerçekleştirdiler